USO KANITLARI
USOlar hakkinda en eski bilgiler mitolojik hikayelerde, efsane ve destanlarda yer almaktadir (Dogonlarin Nommo Tanrisi, Sümerlerin Ohannes Tanrisi ya da Misirlilarin RA Tanrisi).
Kimi UFOloglara göre, denizaltinda bulunan tarihöncesi bazi kalintilar, harabeler ya da piramitler aslinda Atlantis Uygarligi'nin bir kaniti olarak kabul edilebilir. Dolayisiyla, zaman zaman gözlenen USOlar, belki de, sag kalmayi basarmis Atlantislilerin denizalti araçlaridir.
USOlar hakkinda bazi ilginç bilgiler dünya dinlerine dahi girmis durumdadir (örnegin, Budizm ve Hiristiyanlik dinleri gibi).
Tarihi kayitlarda antik çaglara ait USO gözlem raporlari bulunmustur (Eski Hindistan'da, Eski Roma'da ve Eski Yunan'da).
USOlar ait birtakim görsel kanitlar da elde edilmistir. Örnegin, USOlarin hem fotograflari hem de video filmleri çekilmistir (Ýspanya, Porto Riko ve Kanada UFO literatüründe bunlarin bazi örnekleri açikça görülebilir).
USOlarin varligini gösteren bir baska delil de, bu tuhaf araçlarin bulunduklari çevreyi etkilemesidir; öyle ki, USOlar yakin çevrelerindeki insanlari, hayvanlari, araçlari ve aletleri etkilemektedirler (ama bazi gözlem raporlarinda da, USOlarin hiçbir etkiye sahip olmadigi bildirilmistir).
Denizlerde gözlenen garip USOlojik fenomenler bir anlamda bu araçlarin varligina delil olarak kabul edilebilir. Örnegin; USOlar, bazen denizlere dalarken devasa su sütunlarina yol açmaktadirlar; denizlerde zaman zaman gözlenen tuhaf isik fenomenleri (sea lightwheels gibi) USOlarin varligina kanit olarak gösterilmektedir.
Dalgiçlar, deniz tabaninda, önce gözlenip daha sonra ortadan kaybolan silindirik (İspanya denizlerinde) veya yumurtamsi (Rus denizlerinde) bazi metalik cisimler gördüklerini ileri sürmektedirler (hatta, Ruslarin bu tür objelerden birini ele geçirdikleri bile söylenmektedir).
Dalgiçlar, deniz tabaninda önce gözlenip daha sonra ortadan kaybolan gizemli "denizalti üsleri gördüklerini öne sürmektedirler. Balikadamlarin belirttigine göre, bu denizalti üsleri, genellikle transparan (saydam) kubbeler ya da denizalti piramitleri seklindedir. Kimilerine göre, deniz tabaninda gözlenen olaganüstü çizgiler ya da yollar da aslinda USOlarin gizli etkinliklerine baglanabilir.
Kimi UFO arastirmacilarina göre, denizlerin altindan veya göllerin derinliklerinden gelen bazi tuhaf sesler, mesajlar, sinyaller belki de burada faaliyetlerde bulunan USOlara ve Uzaylilara aittir.
USOlarin varliginin delili sayilabilecek en önemli verilerden biri, bu araçlarin sonar ya da radar ekranlarinda tespit edilebilir olmalaridir (bu her zaman için mümkün olamamaktadir ne yazik ki).
USOlarin yaninda bazen garip görünümlü dalgiçlar, balikadamlar ya da kurbaga adamlar da gözlenmistir. Bu durum, tipki UFOlarda oldugu gibi, USOlari da kullanabilen birtakim canlilarin (ya da Uzaylilarin) varligina isaret ediyor olabilir. Yani, USO raporlarinin mantiksal örgüsü kendi içinde tutarli gibi görünmektedir.
Kaldi ki, su an için elimizde dikkatli biçimde kayda geçirilmis yüzlerce USO raporu vardir. Hatta, tüm gemi kütüklerinde, gizli ve açik askeri belgelerde, UFO kuruluslarinin veri bankalarinda, çok saygin ve yüksek egitim görmüs taniklar (bilim adamlari, astronotlar, pilotlar, gemi ve denizalti personeli dalgiçlar) tarafindan yapilmis USO gözlem raporlarina rastlamak mümkündür.
Neredeyse bütün dünya okyanuslarinda, denizlerinde, göllerinde ve nehirlerinde ilginç USO gözlemleri yapilmistir. Bugüne kadar yapilan tüm USO raporlarini detayli olarak ele alirsak, aslinda farkli bölgelerde, farkli kültürlerde ve farkli devirlerde yasayan insanlarin hepsinin birden ayni hayalleri gördügünü düsünmek büyük bir mantiksizliktir olacaktir. Hatta, bu durum USOlarin tamamen global bir olgu oldugunu ve bunun yaninda elde edilen USO datasinin da evrenselligini gösterir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder