Ektoplazma
Trans hali sirasinda medyumlarin vücutlarindan, genellikle agiz, burun, kulak gibi organlarindan çikabilip havada yayilan, kimi zaman gözle görülebilen ve elle dokunulabilen, amorf, seyyal maddelere verilen ad. Grekçe’deki” ektos” (disinda) ve “plasma" (yaratilmis, benzeyen) sözcüklerinden türetilen terim, Fransiz fizyolog Charles Richet tarafindan ortaya atilmistir.
Ektoplazma genellikle, beyaz, kirli beyaz, kursuni ve bazen de kirmizi renklerde kendini gösteren, kimi zaman buharimsi, kimi zaman macunumsu bir hal almak üzere yogunlasan bir maddedir. Metapsisik arastirmaci Gustave Geley, ektoplazmayi organik bir maddeden çok, organik hale getirilmis bir cevher olarak kabul etmistir. Kimyasal analizinin Alman bilim adami ve psisik arastirmaci A. Schrenck-Notzing tarafindan yapilmasiyla, önceleri seans odalarinda fotograflari çekilmekle yetinilen ektoplazma, kuramsal bir madde olmaktan çikmistir. Kimyasal formülü söyledir:
Schrenck-Notzing, "teleplazma" adini verdigi lenf sivisini andiran bu maddede yag zerrelerine, insan hücrelerine ve bol miktarda lökosite rastlamistir. SchrenkNotzing bu maddenin bilesiminin yarisinin su oldugunu ve içinde albümin ve kükürt bulundugunu saptamistir.
Çok özel niteliklere sahip bu madde, medyumun etkisi altinda türlü biçimlere (yüz, el, ayak) girebilmekte ve bazen bir insan görünümü kazanabilmektedir. Medyumdan ayri bir insan görünümünün meydana geldigi bazi hallerde, ektoplazmik olusumun tipki bir insan gibi nefes alip verdigi ve iç organlara sahip oldugu saptanmistir. Bu yüzden, bu ektoplazmik olusumlar kimi yayin organlarinda “ruhlarin fotograflari’ diye yer almistir. Ancak, spiritüalistlere göre, maddi olmayan bir varlik olan ruhun fotografi çekilemez; dolayisiyla bu fotograflara “ruhlarin etkisi altinda biçimlenen ektoplazmik tezahürlerin fotograflari" demek daha dogru olur.
Neo-spiritüalizme göre ise, medyumun ektoplazmasini biçimlendiren dogrudan dogruya bedensiz varlik degildir. Medyum, bedensiz varliktan perisprisiyle aldigi vibrasyonel tesirleri imajlara dönüstürür ve yine kendi perisprisiyle ektoplazmasini kendisi biçimlendirir. Bu isi yapmasi için medyumun bir bedensiz varlikla irtibat kurmus olmasi da sart degildir. Medyum (medyumun perisprisi), ektoplazmasini, vücudundaki düzensiz solunumla öldürdügü, daha dogrusu geçici olarak cansizlastirdigi hücrelerin maddelerinden olusturur.
(Bu konu Dr. Bedri Ruhselman’in “Medyumluk” adli kitabinda ayrintili olarak açiklanir.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder