SİYAH GİYEN ADAMLAR

Siyah Giyen Adamlar

Önbilgi: Siyah giyen adamlar, (Men In Black) büyük bir ilgiyi üzerlerine çekiyorlar. UFO gözlemleri arttıkça, tanıkların her zaman siyah giyen bazı gizemli adamlar tarafından tâcizi de artmaktadır. Birçok insan, onlarla karşılaşmıştır. Ancak hiç kimse, onların tam tarifini verememektedir. Her şeye rağmen bu garip ve gizemli siyah giyen adamlar kimlerdir?

ABD Connecticut’ta kurulu olan Uluslararası Tanımlanamayan Uçan nesneler Bürosu yöneticisi olan Albert Bender, dergisi "Space Review"de önemli bulgularını yayınlayacaktı. Ancak, yapamadı. Üç Siyah Giyen Adam, onun buluşunu paylaşmasını önledi. Bender,

"Din adamları gibi görünüyorlardı. Ama Homborg stilinde şapkalar giyiyorlardı. Yüzleri açıkça görülemiyordu. Çünkü şapkalar, onları kısmen saklıyor ve gölgeliyordu."

dedi. Bender, onlardan o kadar çok korkmuştu ki, örgütünü kapattı ve hatta dergisini yayınlamayı bile durdurdu.

1976 yılında eylül ayında Dr. Herbert Hopkins, ABD Maine’de bir UFO ışınlanma olayı iddiasında danışman olarak görev yapıyordu. Güzel bir akşam, karısı ve çocukları evde yokken kendisini New Jersey UFO Araştırmaları Örgütü’nden olarak tanıtan bir kişiden telefon aldı. Adam, Dr. Hopkins’le görüşmek istiyordu ve Dr. Hopkins, kabul etti.

Dr. Hopkins, ziyaretçisinin yolu kolayca bulabilmesi için ışıkları açmak üzere arka kapıya gitti. Ama oraya vardığında bir adamın zaten merdivenleri tırmanmakta olduğunu görünce şaşırdı. Bununla birlikte Dr. Hopkins, ziyaretçisini buyur etti.

Ziyaretçi, Dr. Hopkins’le UFO davasını tartıştı. Bir süre sonra Dr. Hopkins’e iki metal para verdi ve birini avucunun içine koymasını istedi.  Dr. Hopkins, öyle yaptı. Daha sonra ziyaretçi, Dr. Hopkins’e parayı izlemesini söyledi. Paranın yavaşça bulanıklaştığını ve sonra tamamen kaybolduğunu fark etti. Ziyaretçi, alaylı bir şekilde, "O parayı bir daha hiç kimse göremeyecek." diye belirtti.

Kısa bir süre sonra gizemli adam kalktı ve "Enerjim bitiyor. Şimdi gitmeliyim. Tanrı’ya emanet ol." dedi. Adam giderken Dr. Hopkins, araba yolunda mavimsi beyaz ve normal bir araba farından açıkça daha parlak bir ışık olduğunu gördü.

Dr. Hopkins’in ailesi geri döndüğünde araba yolunun ortasında işaretler buldular. Bu işaretlerin bir araba tarafından yapılmış olamayacağı için şaşırdılar. Daha şaşırtıcı olansa, bir sonraki gün görülebilir hiçbir izin olmayışıydı.

Dr. Hopkins, o kadar korkmuştu ki, bütün hipnotik seans teyplerini sildi. Oğlu da onun mekanında meydana gelen garip olaylar anlattı. Ama daha da şok edici olan, ziyaretçi tarafından anılan yerin New Jersey UFO Araştırmaları Merkezi’nin hiçbir zaman var olmadığını öğrenmeleri oldu.

Ancak bu tür ziyaretçileri ağırlayanlar sadece UFO araştırmacıları ve inceleyicileri değildir. Dr. Hopkins, bize çok detaylı bir ifade vermiştir. Bu olayları görmezden gelmek ya da sadece hayal gücümüzün  uydurmaları olarak ihmal etmek mümkün değildir. Dr. Hopkins gibi saygıdeğer bir adam, neden böyle bir hikâye uydursun ki.

Onun olayı, bir anlık bir çılgınlık olarak geçiştirilemez. Çünkü ailenin diğer fertleri de arabanın izlerini görmüş ve Siyah Giyen Adamın ziyaretinden hemen sonra başlayan bir dizi telefon tâcizleri yaşamışlardır. Bu yüzden her ufak detayı doğruladıktan sonra uzmanlar, böyle bir olayın yapıları bugüne kadar gizli kalmışsa da gerçekleşmiş olması gerektiği sonucuna varmışlardır.

Siyah Giyen Adam olayları, genellikle bir UFO gözleminden sonra gerçekleşiyor. Onu gören kişi ya da olaydaki inceleyiciye bir ziyaretçi geliyor. Kurban, ziyaret esnasında genellikle kendi evinde yalnız oluyor. Ziyaretçiler ise genellikle üç kişiler ve siyah bir arabayla geliyorlar. Arabanın plaka numarası, değişmez olarak var olmayan bir numara. En garibi de ziyaretçilerin çoğunlukla erkek olması. Nadiren aralarında bir kadın oluyor. Eğer bir kadın varsa, hiçbir zaman birden fazla değil.

Bu adamlar, görünüş olarak basma kalıp CIA ajanı ya da gizli servis elemanlarının görünüşlerini andırıyorlar. Elbiseleri baştan aşağı koyu renkli, şapkaları, elbiseleri, kravatları, ayakkabıları ve çorapları hep siyah. Yüzlerinde soğuk bir ifade var ve ziyaretlerini UFO’lar hakkında hiçbir şeyin açığa çıkarılmaması uyarısıyla yapıyorlar. Ziyaret ettikleri kişiyi, ziyaretlerinin başkasına açıklanması halinde vahşi sonuçları olacağı hakkında uyardıktan sonra aniden kayboluyorlar.

Talimatları sık sık hiçe sayılmış, ama şiddet içeren hiçbir şey olmamıştır. Tanıkları zamansız ziyaretleri ve telefonları ile tâciz etmekte ustalaştıkları görülüyor. Bazen de hedeflerini sadece varlıkları ile korkutuyorlar.

Sonra şu soru ortaya çıkıyor: Bu gizemli Siyah Giyen Adamlar kimlerdir? 1970 yılında bir Amerikalı teorisyen Tony Kimery, gizemli MIB (Men In Black - Siyah Giyen Adamlar)’i karmaşık UFO olgusuna bağladı.  Bu da bir başka büyük ve karmaşık bir olgunun parçasıydı.  Kimery, "Onların siyasi, dini ve bilimsel kuruluşların tamamen kontrolü için projeler yürüttükleri biliniyor. Onlar, MIB olarak yüzyıllar öncesine dayanan çok uzun bir geçmiş ve tarihe sahiptir ve bugünkü yerine doğru muazzam bir gelişme konsantrasyonu göstermektedirler." diye yazmıştır.

Araştırmacılar tekrar tekrar MIB olgusunun tanıklar ve MIB arasındaki ruhsal ya da akli bir bağdan kaynaklandığının üzerinde durmuşlardır. Tanık, tehdide karşı koyar ve dünyaya deneyimini anlatmaya devam ederse, görülmüştür ki MIB, ona karşı harekete geçmekte güçsüz kalmaktadır. Araştırmacılar, Carlos de Los Santos’un başına gelenleri bu ifadeleri desteklemek için delil göstermektedirler.

Santos, televizyon röportajına giderken bir çete tarafından durdurulmuştu. Röportajı hemen iptal etti ve eve döndü. Ancak bir arkadaşı daha sonra tamamen güvende olduğuna ikna etti ve röportajı vermesi için onu destekledi. Santos, röportajı verdi ve başına kötü bir şey gelmedi.

Bununla beraber insanlar, MIB tehdidinin sadece hayâlî bir şey olduğunu kabul etmiyorlar. Onlara göre bu konu, çok ciddi bir şey ve daha çok araştırma gerektiriyor.